Miras hukuku 721 sayılı Türk Medeni Kanunu ve 7338 sayılı Veraset ve İntikal Vergisi Kanununca sınırları çizilmiş olan hukuk alanıdır. Muris olan kişinin vefatından sonra mal varlığının ne şekilde diğer kişilere aktarılacağı miras hukuku konusudur.

Miras Hukuku Neleri Kapsar?

Miras hukuku miras veya vasiyetname yolu ile kişinin yakınlarına veya vasiyetnamesinde belirttiği kişi ya da kurumlara bıraktığı mal varlığı ve bu mal varlığının ne şekilde paylaştırılacağı ile ilgili birçok dava çeşidini kapsamaktadır. Miras davaları miras avukatı tarafından görülür.

Miras hukukunun kapsadığı davalar şu şekilde sıralanabilir:

  • Mirasın Reddi Davası
  • Tereke Tespiti Davası
  • Terekenin Korunması Davası
  • İzale-i Şuyu Davası
  • Tenkis Davası
  • Muris Muvazaası Davası
  • Mirasçılık Belgesi Davası
  • Mirasçılık Belgesinin İptali Davası
  • Vasiyetname ile atanmış kişiye mirasçılık belgesinin verilmesi davası
  • Mirasta İstihkak Davası
  • Miras hukukunda aile evinin sağ kalan eşe verilmesi davası
  • Vasiyetnamenin iptali davası
  • Mirastan yoksun olma davası

Miras Hukukunda Mal Paylaşımı Nasıldır?

Miras Hukuku usulüne göre mal paylaşımı şu şekilde gerçekleşir:

  • Türk Medeni Kanununun 495. Maddesine göre murisin eşi, anne babası, evlatlık veya öz çocukları, büyük anne ve büyük babası yasal varisçilerdir. 

Türk Medeni Kanununun 495 ve devamı maddelerinde yasal mirasçılar belirlenmiştir. Kanunun 495 inci maddesinin ikinci fıkrasında çocukların eşit olarak mirasçı oldukları, 499 uncu maddesinde sağ kalan eşin çocuklarıyla mirasçı olması halinde mirasın dörtte biri, miras bırakanın ana ve babası ile mirasçı olması halinde mirasın yarısı oranında miras hakkı bulunduğu, 652 nci maddesinde sağ kalan eşin, birlikte yaşadıkları konutun ev eşyası ile birlikte miras hakkına mahsuben mülkiyetin talep edebileceği hususları düzenlenmiştir.

  • Kişi yasal varisçilerinin alacağı Türk Medeni Kanununun 506. Maddesinde belirlenen oranın altında tasarrufta bulunmadan başka kişi ya da kurumlara da miras bırakabilir.

Madde 506- Saklı pay aşağıdaki oranlardan ibarettir: 1. Altsoy için yasal miras payının yarısı, 2. Ana ve babadan her biri için yasal miras payının dörtte biri, 3. 4. Sağ kalan eş için, altsoy veya ana ve baba zümresiyle birlikte mirasçı olması hâlinde yasal miras payının tamamı, diğer hâllerde yasal miras payının dörtte üçü.

Miras davalarının dayanağı olan Türk Medeni Hukuku hakkında, https://www.mevzuat.gov.tr/mevzuatmetin/1.5.4721.pdf daha detaylı bilgi edinebilirsiniz.

Vasiyetname Olmadan Mal Paylaşımı Yapılması

Muris sağlığında vasiyetname yazamadan vefat ettiyse Türk Medeni Kanununun 495. Maddesinde yer alan, 

Kişinin birinci dereceden yakınları olan çocukları ve eşi,

Kişinin ikinci dereceden yakınları olan anne ve babası,

Kişinin üçüncü dereceden yakınları olan büyük anne ve büyük babası yasal mirasçıları olacaktır.

Vasiyetnamenin olmadığı durumlarda varisin en yakınlarından başlanarak sırasıyla mal paylaşımı yapılır.

Mirastan Çıkarılma Durumu

Mirastan Iskat durumunun sebepleri Türk Medeni Kanununun 510. maddesinde belirlenmiştir. Bu durum üç sebeple gerçekleştirilebilir. Bu sebepleri şu şekilde sıralamak mümkündür:

  1. Mirasçının murise veya murisin yakınlarına karşı ağır bir suç işlemiş olması durumu mirastan ıskat sebebidir. Bu şartta suçu işleyen kişinin tutuklu olması zorunlu olmadığı gibi suçtan beraat etmesi de sonucu değiştirmez.
  2. Mirasçının murise ve ailesine karşı aile hukukunun gerektirdiği sorumlulukları yerine getirmemesi durumu mirastan ıskat sebebidir. Örneğin eşler arasındaki aldatma durumu, düşkün durumdaki yaşlı kişilere çocuklarının bakmaması durumu vb. gibi durumlar mirastan ıskat sebebi olabilmektedir.

Madde 510- Aşağıdaki durumlarda mirasbırakan, ölüme bağlı bir tasarrufla saklı paylı mirasçısını mirasçılıktan çıkarabilir: 1. Mirasçı, mirasbırakana veya mirasbırakanın yakınlarından birine karşı ağır bir suç işlemişse, 2. Mirasçı, mirasbırakana veya mirasbırakanın ailesi üyelerine karşı aile hukukundan doğan yükümlülüklerini önemli ölçüde yerine getirmemişse.

  1. Madde 513’de belirtildiği üzere koruyucu ıskat durumu da mirastan çıkarılma sebebiri. Koruyucu ıskat durumu borç nedeniyle mirastan çıkarılma durumudur.

Madde 513- Mirasbırakan, hakkında borç ödemeden aciz belgesi bulunan altsoyunu, saklı payının yarısı için mirasçılıktan çıkarabilir. Ancak, bu yarıyı mirasçılıktan çıkarılanın doğmuş ve doğacak çocuklarına özgülemesi şarttır._ Miras açıldığı zaman borç ödemeden aciz belgesinin hükmü kalmamışsa veya belgenin kapsadığı borç tutarı mirasçılıktan çıkarılanın miras payının yarısını aşmıyorsa, mirasçılıktan çıkarılanın istemi üzerine çıkarma iptal olunur.

  Türk Medeni Kanunu madde 511de belirlenmiş olduğu üzere madde 510’da  sayılan sebeplerden herhangi birinin olması durumunda mirastan ıskat edilen kişi tenkis davası açamaz.

Madde 511- Mirasçılıktan çıkarılan kimse, mirastan pay alamayacağı gibi; tenkis davası da açamaz. Mirasbırakan başka türlü tasarrufta bulunmuş olmadıkça, mirasçılıktan çıkarılan kimsenin miras payı, o kimse mirasbırakandan önce ölmüş gibi, mirasçılıktan çıkarılanın varsa altsoyuna, yoksa mirasbırakanın yasal mirasçılarına kalır. Mirasçılıktan çıkarılan kimsenin altsoyu, o kimse mirasbırakandan önce ölmüş gibi saklı payını isteyebilir.

Mirasın Reddedilmesi

Murisin yakınları bir miras avukatı ile birlikte Reddi Miras davası açabilirler. Reddi Miras davaları genellikle ölen kişinin borcunun, bıraktığı mirastan daha fazla olduğu durumlarda açılır.

Reddi miras davalarında bir diğer sebep ise mirasçı ile murisin uzun zamandır küs olması durumudur. Muris ile arasında husumet olan mirasçı reddi miras isteminde bulunabilir.

Reddi miras davası yasal ya da vasiyet yoluyla atanmış mirasçılar tarafından açılabilmektedir. Fakat Mirasın Reddi için murisin ölümünden sonraki 3 ay içerisinde başvuru yapılmalıdır. Başvuru yapılmadığı taktirde miras ve beraberindeki borçlar otomatik olarak yasal ve atanmış mirasçıya geçecektir.

Murisin mirasçılarının hepsi redid miras yaparsa muris hukuken iflas etmiş sayılır.

Vasiyetname Türleri ve Hazırlama Şartları

Vasiyetname yazmak için en sağlıklı ve doğru yöntem bir miras avukatından yardım alarak vasiyetname hazırlamaktır. Vasiyetnamenin üç türü bulunmaktadır.

Resmi Olarak Vasiyetname Hazırlanması

  • Vasiyetname hazırlama yöntemlerinden ilki Resmi Vasiyetnamedir. Resmi Vasiyetname Noter huzurunda hazırlanır. Yetkili memur, muris ve iki tanık noter huzurunda toplanır. Vasiyetname yazdıracak kişi sözlü olarak vasiyetini belirtir. İşlem sonunda memur bir kere yazılan vasiyetnameyi okur. Ve daha sonra imzalanır. 

Madde 532 – Resmî vasiyetname, iki tanığın katılmasıyla resmî memur tarafından düzenlenir. Resmî memur, sulh hâkimi, noter veya kanunla kendisine bu yetki verilmiş diğer bir görevli olabilir.

El Yazısı ile Vasiyetname Hazırlanması

  • İkinci yöntem El Yazısı ile Vasiyetname Hazırlamaktır. Miras bırakan kişi vasiyetnamesini kendi el yazısı ile yazar ve sonuna tarih atar.

Madde 538- El yazılı vasiyetnamenin yapıldığı yıl, ay ve gün gösterilerek başından sonuna kadar mirasbırakanın el yazısıyla yazılmış ve imzalanmış olması zorunludur.

Sözlü Vasiyetname Hazırlanması

  • Üçüncü yöntem ise Sözlü Vasiyetname hazırlamaktır. Bu yöntem de uygulama olarak Resmi Vasiyetnameye benzer. Vasiyet bırakacak olan kişi yazı yazamayacak kadar güçten düşmüşse vasiyetini sözlü olarak ifade eder.
  • Sözlü vasiyet iki tanık ile birlikte dinlenir, yazıya geçirilir ve yürürlüğe konur.

Madde 539- Mirasbırakan; yakın ölüm tehlikesi, ulaşımın kesilmesi, hastalık, savaş gibi olağanüstü durumlar yüzünden resmî veya el yazılı vasiyetname yapamıyorsa, sözlü vasiyet yoluna başvurabilir. Bunun için mirasbırakan, son arzularını iki tanığa anlatır ve onlara bu beyanına uygun bir vasiyetname yazmaları veya yazdırmaları görevini yükler.

Call Now Button